Translate Turkish Arabic تقويضي

extended Results

• yıkım
  قَوْض
  more ...
• yıkmak
  قَوَّضَ
  more ...

Examples

• Boş verme, küçümseme, alay etme, idare etme.
  .التقويض. الإحتقار .التعنيف. التلاعب
• Her işimi baltalamalısın.
  تحتاج تقويض لعبتي بالكامل
• Sen otoritemin kuyusunu kazmayı denedikten sonra.
  بعدما قمت بمحاولة تقويض سلطتي
• Sanki ülkeyi yerle bir ediyorlar gibi.
  أعني، يبدو وكأنّهم يحاولون تقويض البلاد
• Bu işadamları, suçluların yerel iş alanlarına zarar vermesinden bıktı.
  على الاقتصاد سئمت من جرائم تقويض محلية
• Shanghai'de ki Jing Wu Okulu'nun kaybetmesi için.
  و من أجل تقويض مشروع إتحاد ـ جينجاو ـ للرياضه
• Hastamın ve stajyerlerimin önünde otoritemi ve verdiğim kararları
  هل لي أن أسألك مالذي دفعك إلى تقويض سلطتي
• Onların görevinin Sovyetlerle olan anlaşmamı... ...baltalamak olduğunu hiç sanmıyorum.
  ...لا أعتقد انّه مِن واجبهم تقويض إتفّاقي مع السوفيات...
• Direğe çıkma artık. Sen balayından yeni döndün.
  هل لي أن أسألك مالذي دفعك إلى تقويض سلطتي
• Amacın benim güvenimi sarsmak değildi... ...aksine şişirmek istedin.
  لم تكن تحاول تقويض ثقتي بنفسي كنت تحاول ان تنفخها