les exemples

• O sayılmaz.
  لا تعول .
• Ona sözün geçiyor.
  إنك تعول عليه
• O kadar emin olma.
  لا تعول على ذلك
• Tamam ama yardımımı bekleme.
  حسناً، لا تعوّل على مساعدتي
• Holly'den bir iş çıkacağına bu kadar güvenmekle hata etmiyor musun?
  ألستَ تعوّل كثيرًا على (هولي)؟
• Sanırım bu "Lois Griffin'e oy vereceğim" demek.
  يبدو أن " لويس جريفن " تعول على تصويتك
• - En iyisidir. Johnny Chase?
  الفرس الحقيرة لا تعوّل أبداً على أنثى
• Bir kere siz Fransız bir oğlan değil, Arnavut bir öğrenci alacaksınız.
  ،أولاً، لن تعول ولداً فرنسياً بل ألبانياً
• Hiç beklemiyordun değil mi?
  لم تعولي على ذلك ، أليس كذلك ؟
• Ama para koyacağımı düşünme bile.
  لكن لا تعوّل عليّ بسنت واحد