örneklerde

• Ve Cadiz Limanı'nda.
  وفي ميناء قادس
• "Cadiz'in Kasabı" deniyordu.
  قلت "الجزار من قاديز".
• Cadiz'deki La Victoria plajında bira içmeyi.
  ...جعة شربتها ،(بشاطئ (فكتوريا (في (قادس
• Cadiz'deki La Victoria plajında bira içmeyi.
  "شرب البيرة على شاطئ"لا فكتوريا" في "كاديز
• Birkaç hafta önce, Cadiz'e bir bilet almış.
  اشترى تذاكر لـ"كاديز" بينما هو هناك احدهم استخدم بطاقه تعريف مسروقه
• Annem en iyisinin, beni Cadiz'e göndermek olduğunu düşündü.
  .....بعد موت أبي بقليل
• Annem en iyisinin, beni Cadiz'e göndermek olduğunu düşündü.
  قررت أمي أنه من الأفضل ....أن ترسلني الي قادش
• Birisi Cadiz, İspanya'da. Birisi Palermo, İtalya, diğeri de Basel, İsviçre.
  في منطقة شرق (آوروبا)، لدينا واحدٌ في (كاديز)، (اسبانيا)، آخر في (باليرمو) (إيطاليا)
• Cadiz yerine birden bire, bütün yolcuların köle olarak satıldığı, belirsiz bir Arap sultalığına gemiyi yönlendirdiler.
  .كان يقودها أوغاد ....فبدلاً من قادش ..فقد أبحروا الي
• Cadiz yerine birden bire, bütün yolcuların köle olarak satıldığı, belirsiz bir Arap sultalığına gemiyi yönlendirdiler.
  ....فبدلاً من قادش ..فقد أبحروا الي سلطنة عربية مجهولة