Turkish-Arabic
    ...
    yenik düşmek
    اِنْهَزَمَ
    yenik düşmek
    هُزِمَ {[ِ هَزْمًا]}
    related Results
    yenik (adj.)
    مهزوم
    yenik
    مَغْلُوب
    düşmek (v.)
    حدر
    düşmek
    سِقْط
    düşmek
    رَخِيص
    düşmek
    رَدِئ
    düşmek
    جَهِيض
    düşmek (v.)
    خر
    düşmek (v.)
    تطوح
    düşmek (v.)
    تساقط
    ak düşmek
    اِبْيَضَاض
    ağ düşmek
    وَقْع في شَبَكَة
    düşmek (v.)
    أهوى
    pahadan düşmek
    اِنْخَفَضَ ثَمَنُهُ
    kar düşmek
    تَسَاقُطُ الثَّلْج
    peşine düşmek
    زَاوَلَ
    önüne düşmek
    مَشَى {[ِمَشْيًا أمامه}
    sıkıntıya düşmek
    وَقَعَ في الضَّرَاء
    tezata düşmek
    اِخْتَلَفَ
    tezata düşmek
    تَبَايَنَ
    tezata düşmek
    نَاقَضَ
    tuzağa düşmek
    وَقَعَ {[َ وُقُوعًا في}
    üstüne düşmek
    اعتنى
    saçına ak düşmek
    بَدَى الشِّيبُ عَلَى شَعْرِهِ
    gözden düşmek
    سقط مِنْ الْعَيْن
    gaflete düşmek
    غُفًول
    arkasına düşmek
    مُتَابِعَة
    arkasına düşmek
    مُوَاظَبَة عَلَى