les exemples

• Cehaletle eş değer tutuluyor.
  .بل يوازي نفسه
• "Ticari Bankacılık" Kaparonun kalan kısmını mı ödeyeceksin?
  هل تريدين دفع ما يوازي؟
• Ne kadar çok yersen, o kadar yaşlısındır.
  مقدار ما تأكله يوازي عمرك
• Ne kadar yersen o kadar yaşlısındır.
  مقدار ما تأكله يوازي عمرك
• Canlı Tv böyle birşey yok.
  .البث الحي. لا شئ يوازيه
• Clark, aldatılmış bir kadından korkmalısın.
  كلارك لا غضب يوازي إمرأة أهينت
• Hepsi evrensel bir senkron içerisinde.
  هناك كونٌ يوازي كل شيء للجميع
• Onunla neler çektin? - Bugün yaptığım her şeyi.
  "تقريباً ما يوازي نصف سعرها اليوم"
• Düşünceler manyetik sinyaller üretir ve buna eşit ve paralel olarak sana geri dönüşü olur.
  التي تجذب ما يوازيها، ليرجع إليك
• Sadece kendisini korumayı severdi.
  لقد كانَ يُحِب أن يوازي رهاناتِهِ فقط