Examples

• - Sanırım hayal kırıklığı oldu. - Bu duyguyu bilirim.
  تقئ - أعرف تلك الكلمة
• Bu konu hakkında konuşmaktan hoşlanmaz... ...ama ben boğuluyormuş gibi oldum.
  دليه شيء كالتقئ
• Bu konu hakkında konuşmaktan hoşlanmaz... ...ama ben boğuluyormuş gibi oldum.
  لديه شيء كالتقئ
• Tanrım! Kusacak gibiyim.
  يا إللهي, أشعر بالتقئ
• Kusmuk yapma zamanı, Russell.
  (حان الوقت للتقئ (روسل
• Hanımefendi sabahtan beri kusuyor.
  أوه .. كانت تقئ طوال الصباح
• Kimler buradaymış.
  أوه .. كانت تقئ طوال الصباح
• Ama biri dün gece benimkine kusmuş.
  لكن شخص سكران تقئ كل ما فى جوفه على البارحة
• Ateşe kustuktan sonra daha iyi hissetmeye başladım.
  اتعلموا، أشعر بشعور افضل بكثير بعد التقئ فى النار
• Küçük düşürücü konuşan bir ayyaş değil... ...uyandığında kusan bir ayyaş.
  ليست هي من النوع الذي يشرب بضعه كؤوس .. ولكنها تستيقظ وتقئ ما شربته هذا هو نوعها بالضبط