Translate Turkish Arabic بِكَثَافَة

extended Results

• yoğunlaştırmak (v.)
  كثف
  more ...
• koyulaşmak (v.)
  كثف
  more ...
• teksif etmek
  كَثَّفَ
  more ...

Examples

• Sanki hava ağırlaştı Gizli bir buhurun kokusuyla,
  ثم شعرت بكثافة الهواء
• 112 jansky bulduk.
  بكثافة 112 جانسكاى
• Bu aralar çok mu çalışıyorsun?
  كنتى تعملين بكثافه
• Oksijen oranı beklediğimden yüksek.
  غريب، الأكسجين موجود بكثافة
• Neden bu kadar çok yağıyor ki?
  لماذا الثلج ينزل بكثافة؟
• Kanı aşağıya akıyor. Tıp, tıp.
  وكانت الدماء تقطر بكثافة
• Genç, çok ağır boyanmış bir yüzü vardı.
  "كان وجهها شابا "زينته بكثافه
• -Ve bunun bana olmasını hic istemem. -Lütfen Homer? -Evet.
  هواء الفضاء يدخل رئتاي بكثافة
• Güvenlik kontrolleri ve devriyeler sıklaştırıldı.
  دوريات الأمن تُمشط المكان بكثافة
• Evet. Tiryaki değildim ama içiyordum.
  نعم , ليس بكثافة , لكن نعم