Examples

• Ahlaksızlıktan nefret ederim.
  أَكْرهُ بذائةً.
• Fitne ve ahlaksızlık.
  العصيان والبذائة
• Biliyorum. Kendimi çok hınzır hissediyorum.
  أعلم. أشعر بالبذائه
• Bu dövüş tekniğine bayılıyorum.
  أحب بشدة .هذه البذائة القتالية
• Hoşça kal "Yol Savaşçısı". Seni değersiz pislik!
  محارب الطريق انت قطعة البذائة
• İtibarsız davranışlar ve uçarı bir ortam.
  للسلوك الملتوي وكل اساليب البذائة
• Aramızda uygunsuz ilişki olduğunu söylerse.
  .العلاقه الحميمه واي بذائه بيننا
• - O adamdan hoşlanıyor. - Onunla evleneceğini düşünebilirsin.
  بذائه لم اعتقد حتى انهم يطبقون هذه
• Pislik ve utanç içinde yaşayıp, insanları dolandırarak.
  محاطة بالوساخة و البذائة وأناس أخرين يسحبونني إلى الأسفل
• Benim düşüncem insanlar kendi davranışlarını zorla kabul ettiriyorlar. Bir video dükkanında çalışıyor olmama rağmen, filmlerimi Big Choice'dan kiralıyorum.
  "عن طريق سمكة كوالا متحوله من طير" بذائه مجنونه