Examples

• Ve sabah beni alırsın.
  واقلالى فى الصباح
• Babam o olsa hayvanat bahçesine götürürdü beni.
  كان عليه إقلالي لحديقة الحيوانات
• Bugün okula bırakabilir misin?
  أتعتقد أنّه بوسعكِ إقلاّلي اليوم؟
• Tekrar ediyorum, geri sayım yok.
  .أكرر، إقلال الهدف غير ممكن
• Gözüme hiç bu kadar güzel gözükmemiştin. - Dev göğüslerden değil mi?
  ستبدأ في إقلال العاهرات و قتلهن
• Lütfen, çocukları eve götürür müsün?
  أرجوكِ، أيمكنك فقط إقلال الأطفال للمنزل؟
• - Hayır. Bugün onu ben almak istemiştim. - Hayır.
  كلاّ أردت إقلالها اليوم - كلاّ المدرسة إختصاصي -
• Gittin, yeni kocanı da hapishaneden çıkardın.
  اضطررتِ إلى إقلال زوج آخر من السجن
• Dün gece House'un çağrısını görmemişim.
  فتى متدين انهار اثناء اقلاله لعاهرة
• Beni aldığın için sağ ol. Her zaman.
  .شكرا لكَ على إقلالي - .على الرحب والسّعة -