Textbeispiele
  • Tereddüt etmek yok.
    بلا تردد
  • Tereddüt etmek yok.
    بلا تردد بلا تذمر
  • Müslümanlar için, Tereddüt etmek yoktur.
    بالنسبة للمسلمين
  • "Emin değilim"in anlamı; "tereddüt etmek" demek.
    أنت أغبى عبقرية أعرفها
  • Tereddüt etmek yoktur.Tarihteki her harfi,her kelimeyi kabul etmek zorundasın.
    لا يُمكن أن تتشكّك. يجب أن تقبل كل حرف وكل كلمة فى هذه القصّة
  • "Hiç kanıtımız yok fakat sanık suçlu olabilir" bu bize tereddüt etmek için bir sebep vermez.
    لا يوجد لدينا دليل لكن" "المدعى عليه قد يكون مرتكبا للجرم مقولة تنفي أي مبرر للتردد
  • Ateş etmek için tereddüt etmeyin.
    لا تترد لأخذ الطلقة
  • İbrahim, oğlunu kurban etmekte tereddüt etmedi.
    فسيّدنا (إبراهيم) عليه السلام لم يحيد عن طريق الإستقامة
  • Kendi hayatını kurtarmak için sizinkileri feda etmekten tereddüt bile etmeyecek.
    وقال انه لن يتردد في التضحية كل حياتكم لنقذ حياته
  • Bu Carbuncle denen kıza teşekkür etmekte tereddüt etmemeli.
    كارمايكل....المصممه من الجنوب صحيح مهما يكن-