-
-Takımını tehlikeye atmaktan.
علي أي أساس؟
-
Hayatını tehlikeye atmak.
هي أن تخاطر بحياتك
-
Tracey'i tehlikeye atmak istemiyorum.
لا أريد أن أعرّض (تريسي) إلى الخطر
-
Karınızı tehlikeye atmak istemezsiniz.
لاتريد ان تكون زوجتك في خطر
-
Sorumsuzca tehlikeye atmaktan...
...تعريض متهور للخطر، عميلي
-
Görevini tehlikeye atmak istemez.
انه لا يريد ان يحطم جائزته
-
Pervasızca tehlikeye atmaktan suçlandım.
وأتهمت بالمخاطرة المتهورة
-
Operasyonu tehlikeye atmak istemiyorum.
لا. لا أريد المخاطرة بفضح العملية
-
Hiçbirinizi tehlikeye atmak istemem.
أنا حقاً لا أُريد أن أضع أيّ منك .في خطر
-
Seni tehlikeye atmak istemiyorum.
لاأريد تعريضك للخطر