-
- Sınırlama?
تبدين متفاجئة التحكم فى القذف؟
-
Sınırlanmış tolplum.
مجتمع فاسد
-
Bunun sınırı yok sınırlandır
لا وجود للحدود no borders
-
- Işın hattında sınırlama kaldırıldı.
تحديد حظر المنطقة
-
Ebeveyn haklarına sınırlama.
نهاية محددة لحقوق الوالدين
-
Nüfusa sınırlama getirdi:
وقد أوصى على أن يبقى عدد السكان 436
-
- Bunu benimle sınırlama.
حسنا، لا تقطع الأحترام معي.
-
Sınırlama yok mu?
بدون حدود؟
-
Sınırlama kuralını biliyorum, Red.
أعرف عن امر عدم الاقتراب، ريد
-
- Bayıldım. ...ve sınırlama emri.
و امر قضائي بعدم الاقتراب