-
- Çok kuvvetsizceydi. - Hayır, kuvvetsiz değildiniz. Ben...
بضعف جداً. لا، أنت كُنْتَ — أنت كُنْتَ — أنت ما كُنْتَ ضعيفَ. أنا فقط —
-
WIMP : Kuvvetsiz İnteraktif İri Parçacıklar
المخنثون تفاعلية ضعيفة ضخم الجزيئات.
-
Güçsüz kuvvetsiz bir ihtiyardan bahsediyoruz.
إنه رجل كبير واهن
-
Ama eğer kaslarını çalıştırmazsa kuvvetsiz kalırlar
لكنه ان لم يدرّب عضلاته سيخسر قوّته هذا مضر لصحته
-
Vücutları kuvvetsiz ve hareket kabiliyetleri sınırlı.
أجسامهم ضعيفة وغير منتظمة
-
Oraya daha fazla ağırlık koy. Kuvvetsiz görünüyorsun.
ضع المزيد من الأثقال هناك تبدو صغيراً
-
"Kuvvetsiz adalet, acizliktir. Adaletsiz kuvvet, zalimliktir."
العدالة بدون قوة هي ضعيفة" "القوة بدون عدالة هي ظلم
-
Bir dahaki sefere seni de kuvvetsiz bırakacağım.
المرة القادمة ساجعلك ضعيفة ايضا
-
Ve zayıflar ise... göründükleri kadar kuvvetsiz olmayabilirler.
.ليسوا ضعفاء كما يبدون
-
-Federal polisin bile kuvvetsiz kaldığı bir anarşi bölümü.
حتى البوليس الدولي ووكلاء الأمن... لا يستطيعون الوصول إليها.