Textbeispiele
  • Vicdanini rahatlatmak.
    لـ اسكان .. ضمير مذنب
  • Rahatlatmak için.
    فقط من أجل أن تهديء
  • - Rahatlatmak yeter, Sookie. - Affedersin.
    - يكفي تعزية ياسوكي - آسفة
  • Elimden geldiğince insanları rahatlatmaktır.
    ومن يستمع
  • Seni rahatlatmak için geldim.
    أنا هنا فقط لأساعدك
  • Sadece onu rahatlatmak istedim.
    أردت فقط أن أطمئنها
  • Kendini rahatlatmakla meşguldün sanırım.
    .لابُد وأنكِ كنتِ مشغولةً بفعل لا شيء
  • Rahatlatmak, liderliğin bir parçasıdır.
    لَكنك لست الأميرة بانشالي
  • Rahatlatmak liderliğin bir parçasıdır.
    هل لي بأن أقحم شئ في هذا الحديث - تفضل .رجاء -
  • Ama birinin kalbini rahatlatmak..
    مثل لون المنزل وغيرها من التفاهات