-
Gidip burnumu pudralıyım.
سأذهب لوضع بعض البودره على أنفي
-
Nesin sen, pudralı kraker mi?
من أنت، هل أنت شاذ؟
-
O makyajlı ve pudralı olan? O muydu?
الذي يضع البودرة والمكياج؟ هل كان هو؟
-
Şef pudralı hamurişi bir krep hazırladı.
فقد أعدّ الطاهى سرطان البحر فى فطيرة
-
Pudralı bir peruk, Meksika şapkası, akrobat giysisi.
باروكة وقبعة مكسيكية وملابس مزخرفة
-
Hardy'nin eli neden pudralı biliyor musun?
هل تعرف لماذا يد ( هاردي ) بها بودرة ؟
-
Hey beyler, aynı pudralı donuta döndü.
يا، يَشتغلُ. يَنْظرُ مثل أي ذَرَّ donut.
-
Hey beyler, aynı pudralı donuta döndü.
! يا رجل، يبدوا كحلوي البدرة
-
Hardy'nin eli neden hep pudralı biliyor musun?
هل تعرف لماذا يد ( هاردي ) بها بودرة ؟
-
Pudralı peruğu çıkar ve soyunmaya başla.
إخلع باروكتك المرشوشة وابتعد عن عربتك