-
İştirak mecburidir.
كن متأكداً من حضوره
-
İştirakım sırasında... siz, dostlarım...
بينما أَحْضرُ الحلقة الدراسيةَ. . . أنتم، أصدقائي الجيدون. . .
-
Ona iştirak mi ediyorsun?
أتهلك نفسك معه؟
-
Rıhtımda bir Meksikalı iştirakı.
إنـّه مطعم مكسيكي ! وحانة أيضاً
-
Buna iştirak etmekten kaçındım.
أرفض المشاركة في ذلك
-
Benim çağrıma iştirak edecektir.
وقالت انها سوف تدعو لي.
-
Benim çağrıma iştirak edecektir.
سوف تطلبني
-
Decker North ve iştirakleri.
."تُدعى "ديكر نورث ومُساعديه
-
- Buna iştirak edemem.
لن أشارك في هذا
-
Çevredeki bölgelerden... büyük iştirak var.
و جمع كبير هنا من كل أركان أقاليم الإطار الخارجى