-
- Keresteci.
تقول ان صانع الشموع يعرف
-
Nalburda çalışan keresteci.
إنّه الخشّاب من متجر أجهزة الكمبيوتر
-
Eminim onun peşinden koştun, güçlü keresteci Amerikalı.
لقدا تلهفت عنما رأت امامها هذا الرجل الوسيم تاجر الأخشاب الأمريكى
-
İnanmıyorum. Siz de mi Keresteci'ye gidiyorsunuz?
يا الهي,انتما تذهبان الى ساحة الحطب ايضا؟
-
- Bir beyefendiyim. Kuzey yakasından sert bir keresteci mi?
يَجِبُ أَنْ أَتذكّرَ أن أصيح (خشب)! من حينٍ لآخر.!!
-
Oregon'lu bir keresteci! O hariç her şeyim bayan Stevens.
أنا أى شيى الا ذلك مسز ستيفنز ! أسمى الحقيق جون روبيه
-
- Bir beyefendiyim. Kuzey yakasından sert bir keresteci mi?
تاجر خشب قاسى من الشمال الغربى ؟!
-
Neden Francie sizden kuşkulandı bay Burns? Oregon'lu bir keresteci!
لماذا شكت بك فرانسيه مستر روبيه ؟ قاطع أخشاب بسيط من أوريجون
-
Kerestecilerle görüşmeye gitti. Dün sabah brifinginde gelip bana bilgi verdi.
لقد ذهب لموعدٍ مع جماعةِ القطعِ خاصته لقد أخبَرني أمس في بيانِنا الموجز
-
Peavey Kulübü 1830'larda kerestecilerin sığınma yeri olarak açılmıştı.
عائلتك قامت ببناء المكان ؟ حسنًا ، من الواضح أنك لم تسمع بالقصة