-
O şimdi gençliğinin baharında.
هى فى قمة شبابها
-
Gençliğinin baharında aramızdan ayrıldı.
الحائز على أعلى الدرجات الدراسية
-
Gençliğimizin baharını kurban ettik.
لقد ضحينا بريعان الشباب
-
Gençliğimin baharındayım ve bir daha genç olmayacağım.
أنا في بداية شبابي وسأكون صغيراً لمرة واحدة في حياتي
-
Gençliğimin baharındayım ve bir daha genç olmayacağım.
هل تريد أكثر؟
-
"Ama gençliğinin baharında, kafasında şehit tacı olan...
ولكن فتاه نحيلة فى بداية شبابها
-
Bak gençliğinin baharında değilsin Ve o yumurtalar kesinlikle taze değil.
أنظري، أنتِ لستِ شابه و تلك البويضات ليست جديده تماماً
-
Gai-sensei demişti, bu da gençliğin baharının bir parçası!
!المعلم قاي قال بأن هذا أيضاً جزء من ربيع الشباب
-
Bundan 20 yıl önce, sen daha gençliğinin baharındayken... ...kim derdi ki-- - Yeter!
من كان يظن انه منذ 20 عاما عندما ما زلت في ريعان شبابك
-
Bundan 20 yıl önce, sen daha gençliğinin baharındayken... ...kim derdi ki-- - Yeter!
انظر اليهم