-
Adamları seferber et. Geliyorum.
حسناً, أعدّ الرجال و أنا في طريقي
-
Ulusal savunmayı seferber et.
نانسي أنزلي حرس وطني
-
Bir ordu seferber etmeliyiz.
يجب علينا ان نجهز الجيش
-
Komşular da seferber oldu.
والجيران يقدّمون المساعدة، سنجده
-
Ulaşabildiğimiz her adamımızı seferber ettik.
لقد حاوطنا جميع المصادر التي نستطيع الوصول اليها
-
Leonidas için seferber etmeye hazır.
وأتباع ليونايدس.
-
Elektrik şirketi seferber olmuş bile.
حسنا ، فرق الطوارئ خرجت
-
Direnişle karşılaşırsanız, orduyu seferber edin!
إذا يستوجب هذا الجيش، فلديكم موافقتي مفهوم
-
Ve tüm kaynaklar seferber olacak
أيها السادة ، لو لم نقبض على هذا الهدف
-
- Onlarla seferber olmalıyız. - Ama zaten öyleyiz.
يجب أن نصبح جنودا- إننا نقاتل بالفعل-