-
Zeus'un öfkesi dinmek bilmedi.
و كان من رجال النوع الأول ليرتاح
-
Fırtına dinmek üzere.
العاصفة على وشك ان تنتهي
-
"Fırtına dinmek üzere." dedi.
ان العاصفة على وشك النهاية
-
Fırtına dinmek üzere.
ان العاصفة على وشك النهاية
-
Ama fırtına dinmek bilmedi.
لكن العاصفةَ لم تتوقف
-
Yağmur yakında dinmek.
المطر قريبا يتوقف
-
Bu berbat yağmur da dinmek bilmiyor...
كنت أستخدمه كمحفز
-
Adamlar tedirgin, fırtına dinmek bilmiyor,Beowuld.
الرجال قلقون العاصفة ليس لها نهاية ، بيوولف
-
Fırtına dinmek üzere, Hugo. Muson yağmuru bu...
(العاصفة على وشك الانتهاء يا (هيوغو
-
Kafanın içindeki dinmek bilmeyen çığlıkları biliyorum.
أعلم تلك الصرخات داخل رأسك .التي تأبى التوقّف