-
"...tahammül eder."
... مَهْما يحدث"
-
Tahammül edemeyebilirsin
أوه، اللهي. هناك a. . .
-
tahammül edilemezdi.
مستحيلة التصوّر
-
"...tahammül eder."
"مَهْما يحدث ...
-
Tahammül etmeyeceğim!
لن أتحمل ذلك.
-
Tahammül sınırlarımı aştın.
أنت لا تطاق
-
Kilise... saplantılarınıza tahammül göstermeyecek.
The Church... الكنيسه لن تقيم هواجسك
-
O soya tahammülüm yoktur.
لا أحب هذا النوع من الأشخاص
-
Sadece arkadaşlarına tahammül edemiyorum.
لكنني لا أتحمّل أصدقائك
-
Eğer buna tahammül --
لقــد تجـــآوزت عنك كثيراً