-
Bunun akışını zayıflatmak gerekir.
هذا سيضعف تدفقها
-
Görevin, rakiplerimizi zayıflatmak olacak.
.ستكون مهمتك، إضعاف خصمنا
-
Tek yaptığın ülkeyi zayıflatmak, Kaffee!
(كل ما فعلت اليوم يا (كافي هو إضعاف دولة هذا كل ما فعلت
-
Yaptıkları makineyi zayıflatmak için içiyorum.
أحتسي الخمر لأضعف .ماكينة القتل التي صنعوها فيّ
-
Beni zayıflatmak için kanımı içiyorlar, kaçamayayım diye.
يمتصون دمى لكى اضل ضعيفا حتى لا استطيع الهروب
-
Yapmamız gereken Almanya'yı aç bırakmak ve zayıflatmaktır.
ما علينا القيام به ، هو تجويع وشل ألمانيا-
-
"Kendimi zayıflatmak için suyla seyrekleştirilmiş kurtboğan içtim.
"مزجت سم للذئاب مع الماء"
-
Beni zayıflatmak için kanımı içiyorlar, kaçamayayım diye.
إنهم يستزفون دمي حتى أكون ضعيفا ولا أستطيع الهرب
-
Başka biri için seni zayıflatmak istiyor olabilir.
يقوم بتلويث صورتك لصالح شخص آخر
-
Seni zayıflatmak için. Hayır, korkutmak için!
لأعفك, لا, لأخيفك