-
İstimlak hakkı konusundaydı.
إنهم يملأون النطاق البارز
-
Bu toprağın istimlaki kaçınılmaz.
يجعل مصادرة هذه الملكية حتمي
-
Kongre yol istimlaklarını onayladı.
.سيوافق الكونغرس على اقتطاع مال لإقامة الطرق
-
İstimlak emri burada.
هذا قرار الاستملاك
-
İstimlak edilmek hiç işime gelmez.
لا يستطيع تحمل إخراج مجال سامي.
-
O yangın tuzağı bina istimlak edilmeli.
فيكفى ذلك الحريق الذى ينشب كل لحظة
-
- Yol istimlakları başladığında... ...planlamacıları istediğimiz yerlere yönlendireceğiz.
.سوف نوجه موظفي التخطيط أينما نريد
-
Teklif bu yoksa istimlak ile devam edeceğiz.
إما هذا أو نذهب لمجال أوسع
-
Başkan Richmond'ın rıhtımı için... ...istimlak edilmiş.
عمدة الواجهة البحرية لريتشموند الاستملاك الإجبارى
-
1905'den beri bütün istimlak davalarını araştırıyordum.
انا ابحث عن كل قضية استملاك تم المحاولة فيها منذُ عام 1905