Textbeispiele
  • Yarattığı her şeyi güzel ve muhkem yapıp insanı ilkin çamurdan yarattı .
    « الذي أحسن كل شيءٍ خلقه » بفتح اللام فعلا ماضيا صفة ، وبسكونها بدل اشتمال « وبدأ خلق الإنسان » آدم « من طين » .
  • Yarattığı her şeyi güzel ve muhkem yapıp insanı ilkin çamurdan yarattı .
    الله الذي أحكم خلق كل شيء ، وبدأ خَلْقَ الإنسان ، وهو آدم عليه السلام من طين .
  • Dağın derinliklerine doğru inşa edilmiş... ...bu muhkem şehrin güzelliği dillere destandı.
    شُيّدت عميقا داخل الجبل نفسه جمال هذه المدينة المحميّة كان أسطورة
  • Dağın derinliklerine doğru inşa edilmiş... ...bu muhkem şehrin güzelliği dillere destandı.
    شُيِّدَت في أعماق الجبل نفسه جَمَال هذه المدينة أسطورة
  • Elif , Lâm , Râ . Hakîm ve Habîr olandan bir kitaptır ki bu , ayetleri önce muhkem kılınmış , sonra ayrıntılı hale getirilmiştir .
    « الر » الله أعلم بمراده بذلك ، هذا « كتاب أُحكمت آياته » بعجب النظم وبديع المعاني « ثم فصِّلت » بينت بالأحكام والقصص والمواعظ « من لَدُن حكيم خبير » أي الله .
  • Elif , Lâm , Râ . Hakîm ve Habîr olandan bir kitaptır ki bu , ayetleri önce muhkem kılınmış , sonra ayrıntılı hale getirilmiştir .
    ( الر ) سبق الكلام على الحروف المقطَّعة في أول سورة البقرة .
  • Elif-Lâm-Râ. Bu öyle bir kitaptir ki, âyetleri muhkem kilinmis, sonra da herseyden haberdar olan hikmet sahibi Allah tarafindan âyetleri ayrintili olarak açiklanmistir.
    الر كتاب أحكمت آياته ثم فصلت من لدن حكيم خبير
  • Elif , Lam , Ra . ( Bu , ) Ayetleri muhkem kılınmış , sonra hüküm ve hikmet sahibi ve herşeyden haberdar olan ( Allah ) tarafından birer birer ( bölüm bölüm ) açıklanmış bir Kitap ' tır ( ki : )
    « الر » الله أعلم بمراده بذلك ، هذا « كتاب أُحكمت آياته » بعجب النظم وبديع المعاني « ثم فصِّلت » بينت بالأحكام والقصص والمواعظ « من لَدُن حكيم خبير » أي الله .
  • Sizinle beraber sallanmaması , çalkalanmaması için yeryüzünde muhkem ve metin dağlar yaratmıştır , ırmaklar halketmiştir ve gideceğiniz yeri bulmanız için yollar meydana getirmiştir .
    « وألقى في الأرض رواسي » جبالاً ثوابت لـ « أن » لا « تميد » تتحرك « بكم و » جعل فيها « أنهاراً » كالنيل « وسبلاً » طرقاً « لعلكم تهتدون » إلى مقاصدكم .
  • Dedi : " Rabbimin beni içinde tuttuğu imkân ve güç daha üstündür . Siz bana bedensel gücünüzle destek verin de onlarla sizin aranıza çok muhkem bir engel çekeyim . "
    « قال ما مكَّني » وفي قراءة بنونين من غير إدغام « فيه رب » من المال وغيره « خير » من خرجكم الذي تجعلونه لي فلا حاجة بي إليه وأجعل لكم السد تبرعا « فأعينوني بقوة » لما أطلبه منكم « أجعل بينكم وبينهم رَدما » حاجزا حصينا .