Textbeispiele
  • -Bu çok yıldırıcı.
    إنه محبط جداً
  • Aynen görsel yıldırıcı..
    مثل الرادع البصري
  • ve işitsel yıldırıcı gibi..
    أو الرادع الصوتي
  • Ailevi baskı yıldırıcı olabiliyor.
    الضغط الابوي يمكن ان يكون معذبا
  • - Üç engel mi var? - Her biri daha da yıldırıcı.
    كل حاجز أشق من سابقه
  • Bütün bir saat biraz yıldırıcı olabilir... zaten işlerin çoğu yarım saat sürer.
    ...الساعات الكاملة غير مناسبة ومعظم الأفعال تأخذ حوالي نصف ساعة...
  • İşin hem yıldırıcı hem de usandırıcı zorluğu ve iş arkadaşlarının da şüpheli tutumu yüzünden,
    لقد كان فى جهاد مابين صعوبة المهمة ونظرات الشك فى عيون زملائه
  • İnanıyorum ki yetkililer, bu nihai güçle... ...ve yıldırıcı grev taktikleriyle tanışmak isteyecek.
    أظن ان السلطات يجب ان تتعامل مع هكذا تصعيد لتكتيكات الإضراب بالقوة الحازمة
  • Helikopter sadece birkaç saatlik uçuşa yetecek kadar yakıt alabilirken... ...devasa bir alanda balinaları bulabilmek yıldırıcı bir işti.
    بوسع الطائرة أن تحمل وقوداً يكفي لبضع ساعات فقط من الطيران وإيجاد الحيتان في هذه البيئة الشاسعة كانت مهمّة مرعبة