أمثلة
  • - Şımarıklık yapma.
    .دعيني آخذ عيدان الحلوى
  • - "Şımarıklık" demeyi bırak.
    "كف عن قول "وقاحة - وقاحة -
  • Şımarıklığın had safhaya vardı.
    انت ستدفعين ثمن كلامك هذا غاليا
  • Bütün gün şımarıklık yaptı.
    ذلك الطّفل كان طفلاً طوال الصّباح . لففت من كلّ جانب ...
  • Pekala, şımarıklık ettim, kabul.
    حسناً، هذا تقليد رديء لي
  • Hasta mı? Sadece şımarıklık!
    مريضة ؟ انها فقط مفسدة
  • - Çift hazne şımarıklığı.
    مصرف حوضين
  • Şımarıklığından haberim var.
    انا على علم بهذا
  • Böyle şımarıklıklar artık pek görünmüyor.
    فلم تعد ترى مثل هذه الوقاحة حالياً
  • Şımarıklık yapma, ukala, paçalı don.
    ..أياكي وأن تعترضي ,يا ذات الوجة