أمثلة
  • Radikalizm karşıtı bölümün başına geçmemi istedi.
    أصرّ على أن أرأس .قسم جديد لمكافحة التطرّف
  • Radikalizm karşıtı bölümün başına geçmemi istedi.
    وبدأ بقول الترهات كالمعتاد ولكنه أصر أن أدير الشعبة بأكملها
  • Çalışanları tam bir gerizekâlı. 1930'ların radikalizmine saplanıp kalmışlar.
    أقصد أنهم مفكرون تماماً، إنهم متوغلون في راديكالية حقبة الثلاثينات