أمثلة
  • -Fundalıktaydım, müziğin çekimine kapıldım.
    ،لقد أغرتني الموسيقى جذبتني عبر المرج
  • O fundalıkta fazla ilerleyemezler.
    لن يبتعدوا كثيراً في الغابة
  • Onlara fundalıkta ne gördüğünü anlatsana.
    أخبرهم بذلك الشيء الذي رأيته في الأرض
  • Nereye gidiyorsun? - Daha fundalıklarda koklaşmadık.
    الى أين أنت راحل؟ فنحن لم نقبل بعضنا حتى في الحديقة
  • Evet, büyük, kahverengi bir fundalık bulur bulmaz, oraya at gitsin.
    نغم، بمجرد عثورك على كتلة من الشجيرات القها بها
  • Kuzeydeki fundalıklarda yaşayan, Fafnir adlı ejderle savaştıktan sonra bana geçti.
    ربحته بعد معركتي مع التنين فافنير تنين المستنقعات الشماليه
  • Dinleyin... ...bu vadidir... ...fundalıktır, ormandır... ...kırmızı beresiyle o küçücük çobandır.
    *وما فتأت تتوانى التلال الضبابية مناهل* ...استمعوا فهناك أرض المروج* *...والشعاب وطريق الغاب
  • Aynı puslu bir... ...kefenden geçen kış fundalıkları gibi bitmiş mızraklar...
    الرماح تظهر مثل أدغال الشتاء عبر غطاء من الضباب