örneklerde
  • Protesto etmekten korkuyorlar.
    هم خائفون من الإِحْتِجاج، خائف من الخُرُوج.
  • Birleşip protesto etmek istediler.
    لذا إجتمعوا معاً وارادوا أن يقدموا إعتراضاً
  • Dünya Bankasını protesto etmek hiçbir şeyi kanıtlamaz.
    احتجاجك ضد صندوق النقد الدولي لا يثبت شيء
  • Kárahnjúkar'da yapılan inşaatları protesto etmek için toplanmışlar.
    أين هم كَانوا يَحتجّونَ على بنايةِ السدِّ في كارانيجكار.
  • Protesto etmek istiyorsanız... ...sizi durduracak değilim. Ama...
    ... أنا لن أوقفك , لكن
  • Wal-Mart'ın açılışını protesto etmekten tutuklandım.
    لا في الحقيقة . لقد اعتقلت من اجل (الاحتجاج على افتتاح (وال مارت
  • Yani protesto etmek için şiiri kullanmak istiyorsun?
    إذن أتريد بأن تجعل من الشِعر إحتجاج؟
  • - Yediden fazla öğrenci tutuklandı. - Protesto etmek zorundayız.
    ـ لقد أعتقلوا المزيد من الطلاب ـ يجب أن نتظاهر
  • Ayini protesto etmek için konuşmuyor ve yemek yemiyor.
    انها لاتتكلم ولا تأكل .احتجاجا على هذه الطقوس
  • Cumhuriyeti... yalnızca çökertebilecek... bu anlaşmanın onaylanmasını... protesto etmek için...
    ... كإحتجاج ... ضدّ تصديق هذه المعاهدة ... والتي يمكنها أن تقوض