örneklerde
  • Seni içine çekmek için bekliyordu.
    ينتظر ليجذبكم اليه
  • Organlarımı içine çekmek istiyor!
    ارادت ان تاخذ مني الخلايا التناسلية
  • İç çekmek istiyor
    من الكنيسة يحمله النسيم
  • Bunları içine çekmek iyi olamaz.
    أن أتنفس كل هذه الأشياء لن يكون أمر جيّد
  • - Olamaz. # Kalbim çekmek ister
    !يا للهول- ...إن قلبي يود أن يتنهد"-
  • Sizin için kozmik enerjiyi içime çekmek için.
    !لكي أمتص بعض الهـواء المقـدس لأجـلك ...
  • Prens Char'ı anlaşmanın içine çekmek isterim.
    أنا على أستعداد أن يكون الأمير تشار جزأ من الأتفاق.
  • Bak, seni bu işin içine çekmek istemiyorum.
    على ماذا؟ - اسمعي، لا أريد جرّك إلى هذا -
  • Onları örümcek ağının içine çekmek zorundayız.
    يجِب أن نجلبهم إلى شبكة العنكبوت
  • Seni tüm bunların içine çekmek istememiştim, Scott.
    أنا لم أكن اُريدك أن تتورط "في هذا يا "سكوت