örneklerde
  • Yavaşlık, mutluluğun anahtarıdır.
    التمهل، ذلك هو مفتاح السعادة
  • Park'ın zayıf noktası yavaşlığı.
    لقد أخذت وقت طويلا فى الضربة.
  • Park'ın zayıf noktası yavaşlığı.
    لقد إستغرقت وقتاً طويلاً للغاية لكى تُطلق السهم
  • - Yavaşlık bilimini kucakla.
    تحلّي ببعض السكينة
  • - Yavaşlık bilimi. - Aynen.
    تحلّي بالسكينة
  • Yavaşlığım için özür dilerim, Grant.
    (آسفة بخصوص سرعتي يا (غرانت
  • Senin her zamanki yavaşlığından, şarkı söylemenden.
    تأخرك الدائم, غناؤك
  • Bu semenderlerin, istisnai yavaşlıkta bir metabolizması vardır.
    .هذه "السمندلات" يملكون بشكل إستثنائي تأيض بطئ
  • Evet, New York postanesi yavaşlığıyla ünlüdür.
    نعم, أعني أن [بريد [نيويورك مشهور ببطئه الشديد
  • ...İşte biizde trenin bu yavaşlığından yararlanıp eyleme geçeceğiz...
    إحسب 3 أميال فقدت بعد الإنحناء. . . . . و3 آخرين قبل مورسوكس لكي نكون على الجانب الآمن.