örneklerde
  • Sakın "fışkırtmak" kelimesini kullanma.
    هذه السيارة الأورجوانية القذرة؟
  • Psikoloji zırvalarını fışkırtmak zorundaydın.
    .كي توقف كل ألاعبيك النفسية
  • Boş yere her yere sperm fışkırtmak istiyoruz.
    نريد أن نقذف في كل مكان بدون سبب
  • Cam masaya fışkırtmak... ... iki kız... ... bir kupa... ... ne yapacağını biliyorsun
    فتاتان ـ ـ كأس واحد لقد عرفت ما يجب عليك عمله
  • Güneş sürekli madde fışkırtmaktadır, radyasyondan x ışınlarına, ve solar püskürmelerden dev yüzeysel fışkırmalara...
    تفرز الشمس مواد باستمرار من الإشعاع حتى الأشعة السينية ومن التوهجات الشمسية إلى المقذوفات الإكليلية