örneklerde
  • Tam da itirafçı moduna giriyordum.
    لقد كانت الرغبة بالإعتراف تراودني ! للتوّ
  • Sahte bir tüyle itirafçı sazan mı arıyorsunuz?
    هل تسعون لأخذ اعتراف منى بذك؟ إن هذا سخيف يا أولاد
  • "İtirafçı Edward"ın armalarını kullanmaya hakkı vardır.
    ان للورد ساري الحق في حمل سلاح
  • Sayılı insan otopsilerin itirafçı doğasını anlıyor.
    قليل من الناس يفهمون الإعتراف الطبيعي من التشريح
  • Adı, Raphael, eski gangster, artık itirafçı oldu.
    "اسـمه (رافا) كان رجل عصابة تحول الى واشـي "
  • Cinayet itirafçıları takımımız kıvamda ve huysuz.
    زمرتنا من القتله المعترفين أصبحوا قلقين وغير مرتاحين
  • O kadar yüksek sesle konuşursan, seni itirafçı sanırım.
    إذا تكلمت بصوت مرتفع مرة اخرى , فسأفترض أنك واشى
  • İtirafçı 2002'deki barış görüşmeleri olayıyla... ...ilgisi olabileceğini söylüyor.
    إشاعات تقول أنه ربما متورط بعمليتي إفساد مباحثات سلام
  • Federaller itirafçıdan aldıkları bilgiyle... ...Anacostia'daki bir daireyi basmışlar.
    يتتبع المباحث وشاية من أحد المنفذين لشقة في " أناكوستيا "
  • Her zaman için itirafçı olup hapisle yırtma şansın var.
    يمكنك أن تصبح شاهد ملك و تذهب للسجن