örnekler
- Aldırmak istiyorum.
حريّ بكِ محاولة ذلك أحياناً ان اخبرت الناس
Bademciklerimi aldırmak zorundayım.
عليّ إزالة اللوز الآن
Bebeği aldırmak istemiyorum.
لا أعتقد أني أريد إجهاضه
Aldırmak mı istiyormuş?
نستأصل حنجرته؟ - ...فلنرى إن -
Ama... aldırmak istedi.
ولكن أردت أن تفعل
- Annen seni aldırmak istemişti.
.أمّك كانت تريدُ أن تجهضك
Apandisit aldırmak gibi değil.
سندخله إلى غرفة العمليات - هذا رائع -
Hitler'in annesi onu aldırmak istemiş.
سمعت أن أم هتلر أرادت أن تجهضه
Hitler'in annesi onu aldırmak istemiş.
سمعت عن أمّ "هتلر" أرادت أن تمنعه .
Ameliyatla onu aldırmak zorunda kalmışlardı.
كان يجب عليهم أن يزيلوه بعمليه جراحيه