Examples
Gücüm yeterse gitmek istiyorum.
أود الذهاب إن استطعت
Gitmek zorundaydılar. Güçten birliğe, birlikten inanca.
يجب أن يرحلوا إن القوة تأتي من الوحدة و الوحدة من الإيمان
Bana doğru yoldan gitmek için güç ve cesaret ver.
اعطني الشجاعه و الايمان و القوه للعمل المقدس
Ey cinler ve insanlar topluluğu , göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeğe gücünüz yeterse geçin gidin . Ancak kudretle geçebilirsiniz .
« يا معشر الجن والإنس إن استطعتم أن تنفذوا » تخرجوا « من أقطار » نواحي « السماوات والأرض فانفذوا » أمر تعجيز « لا تنفذون إلا بسلطان » بقوة ولا قوة لكم على ذلك .
Ey cinler ve insanlar topluluğu , göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeğe gücünüz yeterse geçin gidin . Ancak kudretle geçebilirsiniz .
يا معشر الجن والإنس ، إن قَدَرْتم على النفاذ من أمر الله وحكمه هاربين من أطراف السموات والأرض فافعلوا ، ولستم قادرين على ذلك إلا بقوة وحجة ، وأمر من الله تعالى ( وأنَّى لكم ذلك وأنتم لا تملكون لأنفسكم نفعًا ولا ضرًا ؟ ) . فبأي نِعَم ربكما - أيها الثقلان- تكذِّبان ؟
Diyaliz demek. Bir kere başlayınca sokağın karşısındaki markete gitmek bile güç olur.
.غسيل الكلى بمجرد عبورك الشارع ستعمل جيداً
Yaşayan insanların ruhlarını emerek,... ...güçlerini arttırmak ve Quincy'nin gücünü kullanarak,... ...Hollow dünyasına gitmek...
امتصاص روح الانسان الحي تعزيز طاقاتهم واستخدام قوة الكوينسي ثم الذهاب الى عالم الهولو...
Tamam... ...garip bir şeydi... ...ama şarap içiyorduk... ...ve ben de yerde yatmış... ...yatağa gitmek için güç topluyordum... ...garip bir şey oldu.
,حسنا انه نوع من الغرابه عندما كنا نشرب النبيذ