زَادَ {[ِ زِيَادَة مِل}
Beispiele
Ben de tuz ekmek istemedim.
لم أرد أن أحملك المزيد
Günah yiyici ekmekle tuzu yermiş.
آكل الذنب يأكل الخبز والملح
"Ekmek ve tuz"
خبز وملح" . . .أكل من الجسم
Onların politikası ekmek ve tuzla... ...sınırlandırılıyor.
سياستهم تنحصر في الخبز و الملح
Cesedi yatırırlar... göğsüne ekmekle tuz... gözüne madeni para koyarlarmış.
يممدِدون الجسد ويضعون الخبز والملح على الصدر والعملات المعدنية على العيون
Tuz ve ekmekten başka bir şey yemeyecek... bir daha bu odayı asla terk etmeyeceksin.
أنت سَتَعتاشُ على a حمية saltines وتانج. . . وأنت لَنْ تَتْركَ هذه الغرفةِ ثانيةً.
Tuz biber ekmek istemem ama... ...bu hayatımda gördüğüm en kötü kravat.
،ليس لزيادة الأوجاع .لكن هذه أسوأ ربطة عنق أشاهدها بحياتي
Buraya son geldiğinizde beni küçümseyip durdunuz. Üstüne tuz biber ekmek istemedim.
آخر مرّةٍ كنتما هنا، كلّ مافعلتماه هو التقليل من شأني، فلمَ أزيد الطين بلّة ؟
Ölüyü yatırıp göğsüne ekmek ve tuz, gözlerine de para koyarlardı.
يممدِدون الجسد ويضعون الخبز والملح على الصدر
Günah yiyen ekmek ve tuzu yiyip parayı ücreti olarak alırdı.
آكل الذنب يأكل الخبز والملح ويأخذ العملات المعدنية كأجر