Beispiele
Evhama eğilimliyim.
لا أشعر بذلك كثيرا.
- Evham yapıyorsun.
هذا ما فى رأسك
- Aslında bazen evham yapıyorum.
فـي الحقيقـة , هذا حصـل معـي ذات مـرة فعـلاً ؟ - نعـم -
Fazla evham yapıyorsun.
أنت تقلق كثيراً
Öyle konularda evham yapıyorsun ki.
انه من المهم
Yapma. Boş yere evham yapıyorsun.
هيا ، لا تقلقي بشأن شيء
Gibbs'in aşırı evham yaptığını ikimiz de biliyoruz.
لست قلقاً بشأنك أنا قلقاً بشأني
Sorunları yok onun. Evham yapıyorsun sadece.
وذلك لأن ليسَ لديه مشاكل أنتِ قلقة فحسب
Belki de sadece evham yapıyorum... ama sanki arkamdan bütün şehir kıs kıs gülüyormuş gibi.
من المحتمل أن أكون مصاب بجنون الارتياب‏ فحسب. لكن ينتابنى شعور أن البلدة بأكملها تسخر على من خلف ظهرى.
Bunlar , düşman birliklerinin bozulup gitmedikleri evhamı içindedirler . Müttefikler ordusu yine gelecek olsa , isterler ki , çölde göçebe Araplar içinde bulunsunlar da , sizin haberlerinizi ( uzaktan ) sorsunlar .
« يحسبون الأحزاب » من الكفار « لم يذهبوا » إلى مكة لخوفهم منهم « وإن يأت الأحزاب » كرة أخرى « يودُّوا » يتمنوا « لو أنهم بادون في الأعراب » أي كائنون في البادية « يسألون عن أنبائكم » أخباركم مع الكفار « ولو كانوا فيكم » هذه الكرة « ما قاتلوا إلا قليلا » رياءً وخوفا من التعيير .