Beispiele
Avuç dolusu.
الكثير - الكثير -
- Az mı avuç dolus mu? - Avuç dolusu.
القليل أم الكثير؟
* Avuç dolusu pırlata * * Avuç dolusu yüzük *
- ?كف مليئة بالألماس, ويد مليئة بالخواتم?
Bir avuç dolusu kum.
مجرفة مليئة بالرمال
Bir avuç dolusu pislikmiş
مجرد حفنة من القذارة
Genelde, bir avuç dolusu yemeği indirirdim mideye.
لم تنطق بكلمة واحدة وعادة أضطر إلى إسكاتك بنفسي
Genelde, bir avuç dolusu yemeği indirirdim mideye.
مقانق مقلية
Sadece bir avuç dolusu nöbetçi var.
إنهم مجرد حفنة من الحرّاسِ
Güvenebileceğimiz sadece bir avuç dolusu insan var.
نستطيع الوثوق بالقليل من الناس
Demek yakında avuç dolusu para kazanacaksın.
ستصنع المال بسرعة واستمرار