Beispiele
Cizvitler izliyordu.
كان القساوسة يشاهدون
Cizvitlerin lideri benim.
انا قائد اليسوعيين السرى
Bu cizvitlerle ben ilgileneceğim.
اليسوعيين ، انهم اتباعى
Ve Cizvitler Japonya'dan sürüldü.
،ورحّل القساوسة من اليابان وحُظرت المسيحية وطُرد الأجانب
Cizvitler çok iyi sır tutar.
لا احد يمكنه كتم الاسرار مثل اليسوعيين "اراميس"
Görüyorum ki ölmeye hazırsın, Cizvit.
تَمُوتُ الملكةُ تقريباً.
Georgetown Üniversitesinde Cizvit bir psikiatristti.
... وكان طبيب نفساني في جامعة جورجتاون.
- Cizvitten bir haber var mı?
ما أخبار اليسوعيين ؟
Görüyorum ki ölmeye hazırsın, cizvit.
أنت مستعد للموت كما أرى أيها اليسوعي
Cizvit ne yapmak için gönderilmişti?
ما الذي أُرسل اليسوعي لأجله ؟