Beispiele
Muhtemelen söylentidir, kışkırtmak için.
من المحتمل هذه إشاعات بدأت من قِبل المشاغبين
Humeyni'yi kışkırtmak istiyor.
(لديه نظرته حول الـ (خميني
- Kızı kışkırtıyorsunuz. - Kışkırtmak mı?
ـ أن تثيري البنت هكذا ـ إثارة؟
Kışkırtmak inancımız olmalı.
لابد و أن تكون اثارة القلاقل مبدأنا
Amacım halkımı kışkırtmak değil.
إني لا أطلب لها القصاص
Beni kışkırtmaktan zevk mi alıyorsun?
هل تستمتع باستفزازى؟-
Beni kışkırtmaktan zevk mi alıyorsun?
هل تستمتع بسخريتك على ؟
Beni kışkırtmaktan zevk mi alıyorsun?
اتريد خداعي ؟
Onları şaşırtmak istersin, kışkırtmak istersin.
تريد أن تفاجئهم
Halkı duygusal yönden kışkırtmak istiyorsun.
تريد إثارة الرأي العام، صحيح؟