örnekler
Yerleşik bir lanete.
ما كانها لعنة
Preach, yerleşik hayata geçti.
بالنسبة لبريتش ، لقد استقر
Büyüleyici. Artık yerleşik durumda.
رائعة. والآن لدينا التي استقرت.
Yerleşik ajanslar hariç.
ستة وخمسون... ليس من بينها وكالات المقيمين
Yerleşik bir hayat istemiyorum.
ولكني لا أريد أن أرضى بذلك
Ne yerleşik bir hayat.
.مستقرّ جداً
Ben New York'ta yerleşiğim.
(لقد نشأت في (نيويورك
Yerleşik hayat demek.
.مستقرّ جداً
Yerleşik bir şehir bu.
هذه مدينة قائمة
Yerleşik bir mahkeme.
محكمة لحل الشكاوي