Beispiele
Ve sonuçlarının iyi olacağını ümit etmek.
عندهاً سيكون هناك أمل في أن تنجح
Arkadaş kalıp, yolumuzun tekrar kesişmesini ümit etmek. Bir gün.
ونتمنى أن نلتقي ثانية... يوماً ما
Tek yapabileceğin iştediğin bir yere gitmeyi ümit etmektir.
وكل ما لديك هو الأمل الذي سيحل بك
İşler ters gittiğinde, yalnız olmadığımı ümit etmek istemiyorum.
عندما تسوء الأمور لا أريدُ أن آمل أنني لستُ وحيدة
Elinden sadece beklemek ve hata yapmadığına ümit etmek gelir.
, كل ما تستطيعن فعله الان هو الانتظار والتمني الا يقوموا باي اخطاء
Onun dışında yapabileceğiniz tek şey,... ...adamın ailesiz bir dallama olmasını ümit etmek.
- لا! بن، أنزلَني! لا! - يُصبحُ a طلقة السيدةِ البخيلةِ. يا , shorty. أنت شخص قصير،
Onun önüne gelenle yatma huyundan biraz kapmış olmanı... ümit etmekten kendimi alıkoyamıyorum.
أنا لا أستطيع المساعدة على الرغبة، ورثت000 قليلا من إختلاطه
-Evet, geriye burada yaşayanların sizi saklamasını ümit etmek kalıyor... ...ki hayvan iyileşsin de gidebilelim.
ربما اهل هذه القرية يخبؤنك عندهم حتى شفاء البغل
Şu an elimizdeki tek seçenek bu düşmanı takip etmek ve bizi Bakan Heller'a götürmesini ümit etmek.
أملنا الوحيد الاّن هو هذا الخاطف
Tam Amerikan tarzı. Bir sürü mermi sıkıp hedefi vurmayı ümit etmek.
الاسلوب الامريكى رصاص كثير على امل ان تصيب الهدف