رَكَلَ {[ُ رَكْلاً]}
Examples
Tekme atmaktan da vazgeç!
أخرجني من هذه السيارة
Hayalarına tekme atmak istiyorum.
.أود فقط أن أسحق خصيتيه
Bizimkiler poponuza tekmeyi atmak için sabırsızlanıyor.
فتياننا لا يطيقون صبراً لكي يهزمونكم شرّ هزيمة
Tekme atmak, bel altına vurmak yok.
بدون رفس،وبدون نطح، وبدون ضربات منخفضة.
Çocuklar önce lastiklerime tekme atmak istemediğinize eminmisiniz?
هل انتم متأكدين ايها الرجال انكم لا تريدون ان تركلوا بعضكم اولا
Tekme atmak yok. Göze parmak sokmak yok.
.ولا تدس عليه،ولا إبهام اليد في العين
Yüzüne tekme atmak istiyorum ! Hogan , bırak adamım !
هوغان)، تباً، يا رجُل) هيا، لنذهب
Tekme atmak, ısırmak yok. Yumruklamak, tırmalamak, kafa atmak yok.
نحن سنرى ذلك (سوزي كيو)
Seni atmak kıça tekme atmaktı. Ben Jim Pfaffenbach.
سمعت بأنك تملك قدرة, نحن نحلم بها فقط إبعادك من سلاح الجو عمل ضجة
Tamirci, her şeye tekme atmaktan vazgeçmen gerektiğini söyledi.
مصلح الأحذية قال أن أخبركِ بأن عليك التوقف عن ضرب العديد من الأشياء