Examples
- Taharet musluğu? - Size de taharet, efendim.
مغسلة؟ - .مغسلة إليك، سيد -
- Taharet musluğu? - Size de taharet, efendim.
الآن، غادر قبل أن أضع لك طوقاً من ألماس مزيف
Pekala, bu taharet küvetinden gelmedi.
حسنا , هذا ليس بيديت.
Biliyorum, taharet musluğunu hiç kullanmam diyorsunuz.
اعرف.انت تعتقد انك لن تستخدم رشاش الماء.لكن ثق بي عندما تبدأ باستخدامه
Adamım, mermer tezgah, gömme banyo, taharet küveti.
رجل , كونترتوب الرخام , دوامة الحوض , بيديت.
Bu yerde elektronik taharet muslukları var.
هذا المكان فيه مراحيض آلية
- daha çok taharet tuvaleti alası geliyordur.
-لتشتري المزيد منه -،اسمعي
- Dinle, taharet tuvaletleri var çünkü boktan insanlar.
عندهم هذا الاختراع لأنهم مليئين بشيء ما
Benim taharet musluğuna ihtiyacım yok. O benim için zaten.
إنه من أجلي
Zenginler paraları olduğu için değil, taharet tuvaletleri olduğu için mutlu.
أن الأغنياء ليسوا سعداء بسبب الأموال بل بهذا الاختراع