Beispiele
Sadece selam vermek istedim.
أنا فقط أردتُ أن أقول مرحباً.
Selam vermek yoktu.
بدون إنحناء -
Selam vermek için uğradım.
- ماذا تفعلين هنا؟ - أتيت لأقول لك مرحبا
Adamlar selam vermek istemiyor.
الرجال لا يريدون التحية
Adamlar selam vermek istemiyorlar
الرجال لا يريدون التحية
Selam vermek için.
قـد تجِديـن ذلـك صعـب التصديـق
Selam vermek istiyor.
تريد ان تسلم عليكم
Ona selam vermek suç değil.
لست جريمة إن قلتُ له مرحباً
En iyisi geldiğinde selam vermek.
يفضل أن تحيي الوغد عندما يصل
Selam vermek için uğrayayım dedim.
جئت لألقي التحية