Examples
Başımın püsküllü belası.
!! الألم الذي بمؤخرتي
Hani şu püsküllü olanları.
حذائك ذو الشرابات
Bilirsiniz... ...püsküllü olanları da var.
لديهم بنطال بأهداب على الجانبين
- Sen ne seversin? - Püsküllü söğüt!
ماذا تحبين؟ - .شجر الصفصاف -
Sarkaçlı saat, örtülü sandalyeler, püsküllü örtüler.
ساعات رفوف ،كراسى منجدة ذات أهداب ستائر ثقيلة
- Oklahoma'dan bir şarkı! - "Üzeri Püsküllü At Arabası."
!(هذا من (أوكلاهوما - (القارب الشراعي) -
Püsküllü yalan. Dört yıldır oraya kimse girmedi.
لم يكن لديه أي أحد في الأعلى منذ ما يقارب الأربعة سنوات
İki tarak vursaydık kafamıza, püsküllü çıkacağız.
أتمنى لو رصصنا أنفسنا أكثر قليلا لكنا أكثر بشاعة
Yalnız dikkat edin. Püsküllü olanlarla karıştırmayın.
فقط احرصي على ان لا تخلطي بينهم وبين الأقمشة الزاهية
Bir tanesi şu püsküllü yün şapkalardan takıyordu.
أحدهم كان يرتدى قُبعة من الصوف . تتدلى مِنها بعض الخيوط