Examples
Ve parasızlık.
. و افلاسا
Biliyorsun, parasızlık.
تَعْرفُ، لَيسَ العديد مِنْ.
İşsizlik. Parasızlık...
"وعلى انعدام فرص العمل "
Parasızlık, depresyonu bu.
...إنه الاكتئاب، قلة المال
Boş cepler ve parasızlık.
"جيب خالي و مُفلس"
Rudy'ye bakılırsa Pachanga parasızlıktan şikayetçiymiş.
رودي يقول ان باتشانجا يشكو الافلاس
- Açlık ve parasızlık. - Nerden biliyorsun?
يتضورون و مفلسون كيف عرفت هذا ؟
- Açlık ve parasızlık. - Nerden biliyorsun?
جائعون ومحطمون كيف تعرف؟
Ben fabrikaya parasızlıktan çalışmaya gittim.
ذَهبتُ إلى المزرعةِ لا للمالَ بل للدِراسَة فقط
Otobüsü nasıl kaçırdın anlamıyorum. Parasızlık.
لا أعرف ما السبب الذي دفعك لعدم .ركوب الحافلة للذهاب للمنزل