Examples
Kırmızılık yok.
لا يوجد إحمرار
Gözlerde hafif kırmızılık var.
عيناك حمراوان قليلاً
"Tinkerbell korsanın gözündeki kırmızılığı anımsadı...
"...ويتذكر عيون القراصنة الحمراء...
Kumaş boynundaki kırmızılıklar ortaya çıkarmış.
يبرز القماش احمرار رقبتك حقاً
Boynunda küçük bir kırmızılık var.
لديكِ بعض الشيء الأحمر .على رقبتكِ
Yanaklarına kırmızılık geliyor ondan bahsederken.
لقد عادت البسمة إلى وجهك إني أراها
Yanaklarına kırmızılık geliyor ondan bahsederken.
التوهج قد عاد الى خديكِ أرى ذلك
Gerçi yaşlandıkça kırmızılığı iyice kayboldu.
. لقد فقد معظم لونه ، و ه الآن يتقدم فى السن
Gökyüzündeki şu kırmızılığa iyi bak.
.انظر لحمرة السماء
Kırmızılık var işte! Tam şurada!
هناك حُمرَة هنا