Examples
Ama bence, sen başıbozuk, disiplinsiz bir soytarısın.
... لكن بقدر تعلق الأمر بى .. أنت غير منظم مهرج غير منضبط
Çavuş, şu başıbozukları düzene sok. Emredersiniz.
أيها العريف , إجمع هؤلاء الرعاع فى نوع من الترتيب
Ahsoka ile birlikte Dorin yakınındaki başıbozuklarla meşguldük.
أسوكا) وأنا كنا مشغولين بالاشتباك) "مع الانفصاليون بالقرب من "دورين
Gerçekten de bu kadar başıbozuk musun?
أأنتِ حقاً بذلك القدر من عدم الإنضباط؟
Bu başıbozuk tipler konusunda sana güveniyorum.
,في وجود هؤلاء الحمقى اعتمد عليك انت
Gray Road'da doğuya giden başıbozuk bir suçluya rastladık. Anlaşıldı mı?
دعنا نمسك بهذا الأخرق يتجه شرق طريق جراى , أكرر ؟
Evet sorumsuz, tehlikeli ve başıbozuksun... ...ama hayatımı kurtardın.
بالطبع انت غير مبالي للخطر وغير منضبط ولكنك انقذت حياتي وانك ظريف جدا
Biz, şu anda, varlıklı, şişman, rahat ve başıbozuğuz.
نحن الآن أثرياء، ومرتاحون، وراضون
Koreli aslanlar, düşük seviyeli başıbozuklara karşı zafer elde etti.
الكوريون يمجدون فقط القتله الفاشلين
Bunu çok duyuyorum. Bu başıbozukları eve getirip duramazsın!
لا يمكنك الاستمرار باحضار هؤلاء الضالون الى المنزل