Examples
Kaçakları barındırmaktan.
إيواء الهاربين.
Kanun kaçaklarını barındırmak ha?
اهذا ملجا للصوص ؟
İnsanlığın bilgeliğini barındırmakta.
هي كل ما تبقى لنا من حكمة العلماء
Barındırmak ağacın görevidir.
هذا واجب الشجره للملجا
Bayağı eski asker barındırmakta.
هنالك الكثير من العسكريين السابقين
İyi seyirler(Altyazı küfür barındırmaktadır)
Translation by HiSHO2k الحلقة العاشرة "2002" "السنة التي توقف فيها برنامج المعلومات كهذه" "العديد من الأطباء ينصحون بممارسة الجنس لتحفيز الولادة"
Tüm şeytanları içinde barındırmak sana neler hissettiriyor?
كيف شعورك و كل هذا الشر بداخلك؟
Onları barındırmak için çok para harcadılar.
إنهم ينفقون أموالاً طائلة لإبقائهم هنا
Onları barındırmak için çok para harcadılar.
،إنهم ينفقون الكثير من الأموال لإبقاء الكائنات الفضائية هُناك
Devlet sırlarını barındırmaktan Frankfurt Hapishanesi'nde yatıyormuş.
لقد كان في سجن فرانكفورت لحيازته أسرار الدولة